Karda bir yetim kuşun buğday tanesi araması gibiydi sensizlik… Donan ayaklarımda eşeleyecek derman kalmasa da vazgeçmedim sevdandan…
Çam ağaçları gelinlik giymiş, süslenmişti sanki düğün günü gibi… Kar yine dolmuştu kapıya. Kapının önüne ektiğim ağaç yeşil-beyaz bir güzellikle duruyordu. Mahalle sessiz ve sakin; tipi, rüzgâr yok… Ben, içimde seninle geçirdiğim mutlu anları kaybetmişlik hüznü, aklımda acaba sende beni hatırlıyor musun merakı ile camın önünde seyrediyorum dışarıyı… Bugün sana şiirler yazasım var.
Zeytini sen ye çekirdeği bana bırak,
Ekmeği sen ye kırıntıları bana bırak.
Mutluluk senin olsun;
Hüznü bana bırak.
Bana bırak;
Sevdaların en çekilmez acısını.
Gülücükler senin olsun;
Gözyaşını bana bırak.
Hatırlar mısın çocukluğumuzu?
Rengârenk kıyafetlerin vardı,
Oyuncakların vardı,
Arkadaşların vardı.
Hepsi senin olsun;
Yalnızlığı bana bırak.
Bir umut ya yaşamak;
Umudu bana bırak…
Sen gidince hepsini bana bıraktın biliyor musun? Aşkı, sevdayı, özlemi, hüznü hepsini bana bıraktın. Sen başka bir adamın kollarına giderken ben yüreğime saplanan okları çıkartıyorum kanata kanata… Hep bir umut oldu içimde sana dair, bir gün geleceksin, tekrar beni seveceksin, özleyeceksin, âşık olacaksın, yanımda olmak için rüyalara dalacaksın diye. Eminim sevgilim sende bir gün benim seni sevdiğim kadar beni seveceksin. Çünkü ben seni gerçekten sevdim, aşkın en deriniyle sevdim. Dualarla suladım yüreğimdeki aşk çiçeğini. Senin için büyüttüm o çiçeği, elbet gelip bir yudum alacaksın kokusundan işte o zaman sende beni, benim seni sevdiğim kadar seveceksin. Sende dualara gizleyeceksin yüreğindeki sevdayı.
Annem o küçük radyosunu açmış yine, kulağıma bir anda bir müzik geldi. Karadeniz türküsü… Karadeniz uşağu olduğum için bu müzikleri severim bilirsin. Sanki benim senin için ettiğim dualar gibiydi sözleri; gezme sevduğum bensuz, gören olmasın seni. Bana kalsun saçlarun, bana sakla kenduni…
Şarkının sözleri benim senin için ettiğim dualardan yazılmıştı sanki eğlenceli de bir türküydü çok sevdim. Her gün üzülüyorum bu gün de üzülmeden geçsin sevgilim. Hep ben mi seni özleyeyim! Biraz da sen beni özle değil mi ama ya da hiç birbirimizi özlemeyelim gel tut elimden de bir horon edelum seninle…
Kız ben seni türkülerle bile severken sen nasıl olurda unutabilirsin beni Allah’ını seversen bir cevap ver de şu yüreğimdeki yangın dinsin biraz olsun…
Arzuların sel olduğu yerde,
Uzaktan uzağa sevdim seni…
Dokunup okşamadan,
Sarılıp koklamadan,
O minicik yüreğimle,
Kocaman sevdim seni…
Anlatmadığım dertlerim vardı,
Dinlemediğin sorunlar,
Önümde uzun yollar vardı,
Yapayalnız sevdim seni…
Görmeyenin ışığa hasreti gibi,
Duymayanın sese özlemi gibi,
Bir yavrunun anasına sevgisi gibi,
Karşılıksızca sevdim seni…
Kimine sel oldum taştım,
Kimine ateş oldum yaktım,
Gün oldu şimşek gibi çaktım da,
Bir senin aşkına kul, köle taptım…
Ben seni sensin diye,
Benden içeri bensin diye,
Bilinmeyen yersin diye,
Gidilmeyen yolsun diye sevdim…
Ben arzularımın şelalesinde boğulurken,
Nefessiz sevdim seni.
Ben öyle sevdim ki seni…